kdzereyli.com@gmail.com
REKABETİN DE BİR ADABI OLMALI!
27 Mart 2024 21:29:59
MERYEMCE
REKABETİN DE BİR ADABI OLMALI!
Her ne sebeple olursa olsun mahkeme sürecinde olanlar mahkemeleri sonuçlanmadan hiçbir yere yönetici pozisyonunda aday olmamaları gerekir diye düşünüyorum.
Zira yönetici pozisyonunda olanlar halka örnek teşkil eden insanlardır.
Bir yerlere aday olup kazanmak uğruna, rakiplerine sözlü saldırılarda bulunmak efendilik değildir. Adamlık mertlikten geçer.
Kendine güvenen halka kendini ve yapacaklarını anlatır. Ben bu halkın bireyiyim beni yaşadığım memlekette rahat ve huzur içinde yaşamam ilgilendirir. Başkan kim olmuş adı neymiş, ben ezberlemek ya da tanımak zorunda değilim.
Ben yöneticilerle yüzgöz olmak zorunda da değilim. Yönetici idareciliğini tam anlamıyla layıkıyla yapacak, bende halk olarak kendime düşen vatandaşlık görevimi yerine getireceğim.
Yöneten ile halk arasında karşılıklı güven olmalıdır. Hizmetinden memnun kalmadığıma bir daha ki seçimde oy vermem, öyle ya bu sandıklar onun için kurulmuş, seçmen, seçme hakkını özgürce istediği gibi kullansın diye seçimler var olmuş. Kimse kimseye baskı yapma hakkına sahip değil.
Son zamanlarda hiç hoş olaylar yaşanmıyor, insanlar birbirini incitiyor, yalan yanlış olaylar gündeme getirilip tartışmaya zemin hazırlanıyor. Adeta kavgadan beslenir oldu insanlar.
Yanlış olduğunu gördüğün bir olayı, ısrarla yanlış değil diyerek seni ikna etmeye çalışan ayrı bir kitle de var.
Ben vatandaşım, seçmenim ben hiç kimseye hesap vermek zorunda değilim. Seçilmek için aday olanlar seçmene hesap vermek zorundalar. O makama gelerek bana hizmet edecek olan sensin, beni buna ikna etmelisin, ben senin bu gün yanlış yaptığını görüp, yanlış konuştuğunu dinlerken sana nasıl inanıp oy vereceğim.
Ben şimdi soruyorum!
Açlıktan bir dilim ekmeğe muhtaç ve çalmak zorunda kalan çocuk, tutuklanıp yargılanıp hırsızlık damgası yiyerek sabıkalı olacak, o sabıka kaydı her yerde önüne engel olarak çıkacak. ‘’Sen sabıkalısın’’ yaftasını ölene kadar üzerinde taşıyacak. İşe girmek istese güvenlik duvarına takılacak. Bunun gibi nice mağdur çocuklar, gençler var ülkemizde. Bunların günahı ne fakir olmak onların tercihi mi? Bazılarının nalıncı keseri gibi hep kendilerine yontmasından insanlık bu hale geldi.
Bu insanların mağduriyeti ne olacak, aç kaldığı için sabıkalı damgasını yiyen insanlara kaç kişi bu güne kadar hak verdi, el uzattı acaba.
Yıllar önce, Halil Posbıyık Belediye Başkanlık döneminde Milletvekilliğine adaylığını koymak için Belediye Başkanlık görevinden ayrılmış onun yerine Belediye meclis üyelerinin arasından birinin yerel seçime kadar Belediye başkanlık koltuğuna oturması gerekiyormuş ve o günkü şartlar neydi nasıl oldu bilmiyorum, bu görev Murat Sesli arkadaşımıza verilmiş.
Evet! ben o günleri bilmiyorum ama eminim, o dönem Murat Sesli’nin o koltuğa nasıl geldiğini bu şehirde yaşayan herkes bilir.
Murat Sesli halk tarafından seçilerek başkanlık koltuğuna oturmadı, meclis üyeliğinden geldi yanlış hatırlamıyorsam 2 seneye yakın bir zaman diliminde Ereğli de görev yaptı. Yollara asfalt döktüğünde ‘’ Bu havada asfalt dökülür mü Sesli, ‘’ diyerek arkasından konuşup gülenler, şimdi onu desteklemekte.
Ve o görevini sürdürürken bazı suçlamalar doğrultusunda görevinden alınmış mahkeme süreci başlamış ve bu günlere kadar gelinmiş. Şimdi ben hiçbir zaman bu arkadaşımızın yanlış bir şey yaptığına inanmak istemedim, HER ZAMAN MASUMİYETİNE İNANDIK. Hep birlikte insanlar mahkeme sonucunu bekliyordu, masumiyeti ortaya çıkacak, siyasi yasak kalkacak aday olacak bizlerde hep birlikte kendisini destekleyecektik.
Evet, insan hata yapabilir, görev başındayken tecrübesi olmadığı bir olayda adı kullanılmış olabilir. Eyvallah!
Üzerinize atılan bir suç varsa ve sizin suçsuz ya da suçlu olduğunuz kanıtlanana kadar herkes masumdur. Burada sıkıntı ‘’ suç ispatlanana kadar herkes suçsuzdur ’’ibaresini yanlış alanda kullanmanız. BEKLEYECEKTİNİZ…!
Sizin başkanlık yaptığınız dönemde suçlanarak hüküm giydiğiniz ve hala daha bitmemiş masum olduğunuzu ispatlamak için yıllardır devam eden bir mahkeme süreciniz var ve siyasi yasaklısınız, böyle olduğu içinde siz kendi adınıza aday olamadınız ama kuzeniniz ile isim benzerliğinden dolayı birlikte seçime girdiniz. Velev ki seçildiniz o zaman o başkanlık makamına kuzeniniz oturacak sizi belki yazı işlerine falan getirecek ardından belediye başkanlığı makamı gelecek falan. Ya da kayyum atanacak.
Şimdi insanlar soruyor Ereğli’nin böyle bir karmaşa yaşamasına gerek var mı? Öyle ya herkes şu seçim bir bitse de rahat etsek, seçilecek başkanda biran önce çalışmasına başlasa, Ereğli’ye hizmet etse diye beklerken belediyeyi bir bilinmezlik içine atmak niye?
Siz ‘’ ben 8 ay sonra aklanacağım neden 8 ay’ımı ziyan edip bir 5 yıl sonraki seçimi bekleyeyim, başkanlık sistemimi bu şekilde gerçekleştirmeyi uygun gördüm. ‘’ diyerek, doğru yanlış, seçime girmeyi göze aldınız. Kaldı ki bunlar faraziye düşünceler, 8 ay sonra neyle karşılaşacaksınız, sonuç ne olacak bunun garantisi de yok.
Siz nasıl kaybedecek 5 yılım daha yok diyerek duygularınızla hareket ediyorsanız, bizlerde yaşını almış insanlarız, değil bir yıl, 5 yıl, bizlerin kaybedecek, boşa geçirecek bir saatimiz bile yok.
Bende şehrimde kavgasız, gürültüsüz adaletli bir seçim olsun doğru düzgün memleketime hizmet gelsin diye beklemekteyim. Bundan sonra kalan ömrümü huzur içinde geçirmek istiyorum. Bir 5 yıl daha insanların birbiriyle sürtüşerek zaman kaybetmelerine artık bizlerin de tahammülü kalmadı.
Memlekette koskoca fabrika var ama hala bir tane bile yan sanayisi yok. Gençler işsizlikten memleketi terk ediyor deniliyor ama çok merak ediyorum şehrin her yerinde yabancı isimli kafeler var ve gençlerle dolu, bu gençlerin cebine baba parası koyup kafelere göndereceğinize alnının teriyle para kazanmaya yönlendirin, bu onlar için daha faydalı olur.
İnsanlar çalışarak para kazanmayı değil de, kısa yoldan nasıl zengin olurum hesaplarını yapıyor. Herkes makam, mevki peşinde, ‘’ ne iş olsa çalışırım, yeter ki işim olsun, alnımın teriyle paramı kazanıp, evime ekmek götürürüm.’’ Devri bitti.
Hepimiz aynı gemide, uzaya gidiyoruz.
Neyse bu ayrı bir konu bunu daha sonralarda tartışabiliriz. Şimdi dönelim yine bir önceki konumuza; Adaylık başvuruları başladığı ilk zamanlarda herkes gibi bende Murat Sesli’nin kendisi aday sanıyordum, çünkü her yerde onun resmi, onun posteri asılıydı. Her yerde halka kendi adaymış gibi lanse ediliyordu. Açıkçası sevip saydığımız bir arkadaşımızdı siyasi yasağı bitmiş demek ki diye düşündüm mutlu oldum. Daha sonra gerçek aday meydana çıkınca büyük bir hayal kırıklığı yaşadım ve Benim tanıdığım Murat Sesli’ye hiç yakıştıramadım.
Zaten üzerinden fazla zaman geçmeden, olayın gerçeği ilçe seçim kuruluna bildirilmiş ve sonrasında ilçe seçim kurulu tarafından Murat Sesli uyarılmış ve kendi resmi olan pankartları afişleri kaldırma talimatını aldıktan sonra, kendisi ile aynı ismi taşıyan kuzeni ile kameralar önünde görünmeye ve ‘’ HEPİMİZ SESLİYİZ ‘’ sloganıyla meydanlarda algı yaratmaya başladılar. Burada anti parantez belirtmek isterim ki! ‘’ Böyle bir olayla ilk kez karşılaşıyorum ‘’ daha başka nelere şahit olacağız acaba.
Ön plan da bizim tanıdığımız Murat Sesli KONUŞUYOR, arka planda gerçek belediye başkan adayı kuzen Murat Sesli, SESSİZ'ce etrafı izliyor sahnede.
Bunun yanlış olduğu halkı aldatmaca olduğu söylendiğinde ‘’sorun yok belediyeyi hep birlikte yöneteceğiz’’ cevabını almak ise ayrıca tartışma konusu. Çok başlılık olmaz, gemiyi tek kaptan yürütür, yok başkanlık vazifesini ben yapacağım, kuzenim geri planda konu mankeni olarak kalacak deniliyorsa bu da külliyen yanlış. Farazi diyelim seçimi aldınız, bu durumda kararları başkası alacak, imzayı kuzen atacak. Yani kartopu gibi yanlışlar silsilesi birbiri ardına devam edecek.
Birileri başkan olsun, belediye meclis üyesi olsun, il genel meclis üyesi olsun diye boşa harcayacak oy’umuz yok, kimse kusura bakmasın. Boş lafları dinleyecek zamanımız da yok. Bu kadar tiyatro yeter.
Ben bu yaşıma kadar omurgam sağlam, başım dik yürüdüm kimse benim babamın oğlu değil. Kimseye minnet etmem, kimsenin karşısında boyun eğmem, kimse de benim aklımı da, fikrimi de, kalemimi de satın alamaz. Beni tanıyan herkes bunu bilir. Doğruları yazdığım içinde kimse darılmaca, gücenmece yaşamasın.
Yıllarca yerli yabancı kavgasını bitiremediniz Ereğli de ama bakıyorum Belediye Meclis Üye listenizin birinci sırasında Ardahanlı bir adayın ismi var. Daha önce yola çıktıkları arkadaşlarından bir Allah’ın kulu yok o adayın yanında, bir sorun etrafınızdakilere bakalım neden? Herkes yanlıştı da bir tek o mu doğruydu.
Siz Belediye başkanlık koltuğuna oturamayacaksınız bunu biliyorsunuz ama siz birilerinin gazına fena halde gelmişsiniz, belki barajı geçebilirsek bir meclis üyesi belediyeye, bir il genel meclis üyesi de Zonguldak’a gönderme hayaline kendinizi kaptırmışsınız. Yola çıktıklarını yolda bulduklarına değiştirenler yarın size de aynı şeyi yapacaklardır, bunu unutmayın diyeceğim ama bakıyorum ki siz yıllar önce bana yanlış yaptılar dediklerinizi de unutmuşsunuz.
Toplum önünde olanlar halka örnek olmalılar, sizin yaptığınız yanlış bir davranış ‘’ okula gitmek istemeyen bir çocuk, benim yerime sen git annecim, nasılsa hepimiz aynıyız ‘’ demiş. Görüyorsunuz değil mi? Bu olanların çocuklar ve gençler üzerinde ki algısını.
Bu davranış birçok yanlışa gebe. İnsanların tepkisi asla MURAT SESLİ’ye değil. Ona bunu yapmasını isteyen insanlarda. Tepki, Murat Sesli’nin seçime bu şekilde girmesin de. Ne anlatırsanız anlatın bu insanlara haklı olduğunuzu bu yolla anlatamazsınız. Zira bu yanlışa evet diyerek bu oyunun bir parçası olmayı kabul eden bir insan yarın o makama geldiğinde de hata üstüne hata yapar biz nasıl güveneceğiz diyor insanlar.
Bu gün yüzünüze gülenler yarın sandıkta size oy vermeyecekler bunu bilin yeter. İnsanlar sizi severler ama sizi kullanan, sizin vasıtanızla bir yerlere gelmeye çalışan insanları sevmediklerini bizlere söylerler.
Ben şimdiden yazayım da siz hazırlıklı olun, ‘’ sandıkta yaşayacağınız yenilgi sizin değil, sizin etrafınızda dans edenlerin yenilgisi olacak ’’ bunu bilin ki o gün üzülmeyin.
‘’ Murat Sesli keşke bekleseydi bir daha ki seçimde kesin bizim belediye başkanımızdı,’’ diyen ve kendisini sayıp sevenlerini hayal kırıklığına uğratan Murat Sesli için hayırlısı neyse o olsun ne diyelim.
DOST YÜZE, ACI DA OLSA DOĞRUYU SÖYLER.
Ha!! Belki diyeceksiniz bunları neden başkaları yazmıyor, bilmem onu da onlara soracaksınız.
Ben düşündüklerimi SESLİ düşünürüm.
YANLIŞ ZAMAN, YANLIŞ HAMLE…
HALK SİZE ŞUNU SORUYOR,
SİZE OY VERMEM İÇİN HADİ BENİ, BELGELERİYLE İKNA EDİN.
Meryem ALTUNKAYA
Tebrik ederim, olayı çok güzel analiz etmişsiniz. Bir dahaki seçime aklanıp adaylığını açıklasa hiç kuşkusuz direk belediye başkanı seçilirdi. Ama şimdi bütün sevenlerini ve güvenirliğini yitirmiş oldu.
Savcıların avukatların kelime edemediği suçsuz olduğu bir cezada , bu kadar destan yazmak için karalamak için uğraşmanız çok gülünç . Bugün değil başka bir seçimde başkan oldugunda lütfen bu yazınızı saklayın ki biz de dost olarak size acı söyleyelim
Bu hanım efendiye cevap olarak yazmıyorum.....
Ereğli'de herşey dos doğruda bir tek murat seslimi yanlış.... bırakın bu gardorap Fuat muhabbetini.....siyaset=yalan dolan firildaklik
Helal olsun buradaki amacin saffet bozkurttan intikam almak oldugunun herkez farkinda farkindada akpnin anketinden birinci cikan evrim hanimin saffet bozkurttan intikam icin girisilen bu aldatmacada ne isinin oldugu bir muamma saadet hanim dun ereglideydiniz gorustunuzmu evrim hanimla belkide baska bir amaciniz vardir ?
Doğruları yazan kaleminize yüreğinize sağlık, telefondada dediğim gibi her daim takip ediyoruz, devammm.
- s.
- 1