![CHP’de DEĞİŞİM HAYALİ. KILIÇDAROĞLU ADAY OLMAMALIDIR.](image/editor/6779_turgutg.jpg)
turgutguven67@gmail.com
CHP’de DEĞİŞİM HAYALİ. KILIÇDAROĞLU ADAY OLMAMALIDIR.
28 Agustos 2023 10:45:11
CHP’de DEĞİŞİM HAYALİ. KILIÇDAROĞLU ADAY OLMAMALIDIR.
Sevdiğim bir arkadaşım bir yorumunda beni epeyce eleştirmiş.. Diyor ki “yazılarını takipteyim, birçoğuna da katılıyorum çok doğru, ancak yazılarında çoğu kez CHP’de olup biteni, yazıp eleştiriyorsun.”
“Haklısın, üstelik yerden göğe kadar haklısın” dedim.. Bu yazımın konusu da haliyle CHP olacak..
Geçmiş yıllarda çoğu defa aynı eleştirilere cevap verdim.. İşin özeti şu! Ben ülkenin yeniden kurtuluşunu CHP’de görüyorum.. Tabi bu CHP’de değil. Kurucusu Mustafa Kemal’in ilkelerinde.. CHP bu ilkelerden uzaklaştıkça, ülkenin sağ hatta dinci iktidarlar tarafından nasıl yağmalandığını yaşayıp görüyorum.. Çıkış yolu CHP’nin altı okunda.. Buralarda yanlış işler yapıldığında ülke planlı ve programlı şekilde çıkmaza sokuluyor.. Ülkenin kurtuluşu için sağ partilerden, “laiklik karşıtı eylemlerin odağı olmaktan sabıkalı AKP’den” umudum yok ki. AKP darülhârpde laik Cumhuriyetle sorunu var.. Anayasanın ilk 4 maddesi içindeki “laiklik ilkesi” AKP içindeki bazılarını rahatsız ediyor.. AKP’nin 21 yıllık iktidarında tarikat ve cemaatlerin özgürleştiği, ülke yönetiminde söz sahibi olduğu yalın bir gerçek..
Sağcı ve din üzerinden siyaset yapan partilerin kendi içindeki olup biteni düzeltmek gibi bir amacım yok ki, onları eleştireyim.. Ayrıca yukarıda yazdıklarımı sosyal medyada yazmış olsam beğenmeye yüreği yetmeyecek birçok CHP üyesi tanıyorum.. Sonra bu yazdıklarım CHP dışındaki siyasi partilere eleştiri değil mi?
Ülkenin aydınlık günlerine kavuşması için CHP özüne dönmeli.. “Ben Dersimli Kemal’im” yetmedi, “biz 1930’lu yılların CHP’si değiliz” olmadı, laiklik karşıtı eylemlerin odağı olmaktan ceza almış bir parti ülkeyi yönetirken “laiklik tehlikede diyemem” diyen bir genel başkana proje diye bakarım. İktidarın gizli ortağı, BOP’un eş başkan yardımcısı derim. CHP’li birçok arkadaşım da bu sözlerime katılır ancak (bir kısmı hariç) dile getirmeye yürekleri yetmez.
Yetmiş yıldır iktidara gelmemiş, ülke yönetiminde söz sahibi olamamış bir partiye askeri darbelerin faşist uygulamalarını üstelenip “helalleşme” diyen bir genel başkana iyi gözle bakamam. Ülkede küllenmiş bir yarayı “türbana özgürlük” adı altında gündeme getirip iktidar partisine anayasa değişikliği pasını atan bir genel başkan benim gözümde işbirlikçidir.
Seçimler partilerin sınavlarıdır. Sınavı geçen yoluna devam eder, geçemeyip kalan bulunduğu mevkii onuru ile terk eder. 13 seçim kaybetmiş genel başkan benim gözümde yok hükmündedir.
Genel Başkanın hali buyken, ben bir yurttaş olarak bu olumsuzlukları görüp eleştiriyorsam, bu partinin milletvekilleri, il ilçe örgütleri ne yapıyor derseniz cevabı sayfalar tutar. Kısa ve öz yazayım büyük bir kısmı kişisel çıkar peşinde, ülkenin geleceği ve halkın yoksullaşması bir kısmının hiç umurundan değil.
Bu günlerde CHP de parti içi seçimler yapılıyor değil mi? Bu yönetimin yazdığı anti demokratik parti tüzüğüne dahi uyulmuyor.. CHP’nin ilçe ve il örgütleri kendi üyesinin hakkının gasp ediyor.. Belediye Başkanlarının bir çoğu ise seçimlere müdahale ediyor, taraf oluyor hatta ilçe yönetimini belirleme hakkını kendinde görüyor..
Delege seçimlerini ve kongreleri takip ediyorum. Mevcut yöneticiler koltuğunu muhafaza etmeyi düşünürken, eskiler ise koltuğa yeniden yerleşme çabası içinde. Sözü edilen “değişimi” herkes kendisinin dışında değişim olarak işine geldiği gibi algılıyor..
Bakınız Zonguldak’ta bu günlerde yapılan parti içi seçimlerde mevcut yöneticilerin yanında eski ilçe, il hatta belediye başkanları dahi yeniden adaylık peşinde.. Ben kırk yıldır bu partinin çeşitli kademelerinde yöneticilik yaptım artık kenara çekilme vaktim geldi diyen yok..
Bir de bu sözünü ettiğim kişilerin yancıları vardır.. İşte bu tükenmiş tiplere gazı verende bu yancı yalakalardır. İsimleri hiç önemli değil, adı Ahmet, Mehmet, Hasan, Yaşar, Merve, Ayşe, Fatma olabilir.. Asıl tehlikeli olan bunlardır.. Çünkü “şimdi sen o makamda olacaktın ki” , “sen mevcut il veya ilçe başkanından daha başarılıydın”, “nasıl da ağzının payını verdin” gibi yalakalıklar yaparak beş para etmediğini bildiği kişileri havaya sokarlar.. Bu yalakaları itliğini yaptığı kişi kiminle dargınsa onlarda sahibinin gözüne girmek için darılırlar..Yalakalık yaptığı kişinin çantacısıdır, her pis işini organize ederler.
Bu tipleri tanımanız için bir ipucu vereyim! İtliğini, yalakalığını yaptığı kişinin olmadığı yerde o kişiyi kendisinden çok savunandır.. İtliğini yalakalığını yaptığı kişinin bir adım gerisinde yürüyen ve çantasını taşırken kendi ile gurur duyan pozlarında, sürekli sırıtan birini görürseniz işte bahsettiğim yalaka o’dur. CHP’de bu tiplerden oldukça fazla vardır, uzak durmanızı tavsiye ederim.. İtliğini yaptığı kişileri de ilk satan bunlardır, sonrasında ise tüm pisliklerini ortaya dökerler..
14 Mayıs peşinden 28 Mayıs seçimlerinin ağır yenilgisi sonrası zaten olmayan muhalefet tamamen yok oldu.. Ülkenin nereye gittiği belli değil.. Halkın sahibi yok. Zam sağanağı tüm acımasızlığı ile devam ediyor.. Yandaş iş adamına vergi affı, vatandaşa ek vergiler sürüyor..
Peki, itiraz eden muhalefet partisi var mı? Yok! Çünkü özellikle CHP’de herkes mevcut durumunu koruma peşinde.. Ülkenin bunca kötü yönetilmesine rağmen kazanılamayan son Cumhurbaşkanlığı ve genel seçim hezimeti kimsenin aklını başına getirmiş değil..
Ülke insanı kan ağlarken CHP’de parti içi kongrelerin hesapları yapılıyor, yerel seçimlerde belediye başkanlıkları, meclis üyelikleri paylaşılıyor.. Ülkede Laik Cumhuriyet tehlikedeymiş kimsenin umurunda değil..
CHP bu kafa ile giderse, yerel seçimlerde mevcut belediyeleri kazanmak dahi hayal olur.. Ekim veya Kasım ayında yapılacak kurultayda Kemal Kılıçdaroğlu Genel Başkan adayı olmamalıdır.Aday olduğunda koltuğunu korumak için yerel seçimleri koz olarak kullanacaktır, tekrar genel başkan olduğunda ise CHP’yi kapatma görevini tamamlamış olacaktır..
TURGUT GÜVEN
28 AĞUSTOS 2023