![KİLİMLİ DE GÖZDEN KAÇANLAR…](image/editor/6779_turgutg.jpg)
turgutguven67@gmail.com
KİLİMLİ DE GÖZDEN KAÇANLAR…
15 Agustos 2023 09:14:24
KİLİMLİ DE GÖZDEN KAÇANLAR…
Kilimli; Zonguldak Merkez İlçenin en güzel beldelerinden biriydi.. 12 Kasım 2012 de ilçe yapıldı.. Bana göre ilçe olmanın hiçbir faydası olmadı, Kilimli yasalara uyma yönünde bir adım ileriye gidemediği gibi, tam aksine her geçen gün daha da kötüye gitti..
Dilerseniz dilim döndüğünce anlatayım..
Kilimli öncü bir beldeydi. Sporda örneğin.. Yenilmez armada sarı siyah renkleriyle Kilimlispor, Zonguldakspor’un alt yapısıydı.. Yüzlerce adını zaman zaman andığımız ve unutmadığımız sporcuların yetiştiği kulüptü.. Örneğin, Riva Halil Güngördü, sporda şehir efsanesiydi. Bunun gibi birçok isim saymak mümkün... İlk anda aklıma gelenler, Servet Kılıç, Orhan Ünal, Ahmet ve Muammer Birdal kardeşler, Ergün Pembe vs.. Her sporcu formasını giymek için çaba sarf ederdi.. Kilimlispor şimdiki gibi sporcusunu dışarıdan değil kendi içinden çıkarır ve yetiştirirdi.
Sonra mı? Kulüp maddi açıdan zayıfladı ve spor ile alakası olamayan kişilerin elinde ilgisizlikten daha önemlisi ise bilgisizlikten yok olmak üzere.
Siyasette şehre yön verirdi.. Her siyasi partide Kilimli insanının ağırlığını ve liderliğini görmeniz mümkündü.. Şimdi? Siyasette kalite düştü, kimse Kilimli için değil kendisi için siyaset yapıyor.. Sosyal yönü sıfır kişiler belediye başkanı seçildi.. Sosyal yaşam daha da sekteye uğradı.. Gerçek şu ki belediye başkanları (Kamil Altun hariç) kendine çalıştı.. Kimi makam, kimi çiftlik sahibi oldu.
Bu şehrin en sosyal beldelerinden biriydi. Düşünün belde olduğu günlerde Kilimli de 4 sinema salonu vardı.. Mahallelerinde dahi EKİ’nin sinemaları faaliyetteydi.. EKİ Memur Kulüplerinde yaşanan anılar hala anlatılır..
EKİ (Ereğli Kömür İşletmesi) TTK’ya dönüşünce işler tersine döndü diyebilirim.. EKİ sosyal bir işletmeydi, bu işlevini terk etti.. TTK’ya planlı ve programlı bir şekilde neoliberal bir işletme haline getirildi demek sanırım yanlış olmaz. Böylece EKİ’nin sosyal aydınlığı tüm şehirde sistemli bir şekilde yok edildi..
İşte bu değişim sonrası tüm şehrin ve Kilimlinin de sosyal yapısı bozuldu, toplum dayanışması yok oldu.. Bu dönüşüm tüm şehri etkiledi.. Kilimli ilçe yapılsa da geriye gidiş durdurulamadı, tüm hızıyla da devam ediyor.
İlçe olmasını çok talep edenler, bu isteğin gerçekleşmesi için pankart asanlar oldu.. Hayalleri gerçekleşti ancak, düşünülenin aksine Kilimli birçok alanda geri gitti.
Kilimli ilçe belediyesi dışında üç de belde belediyesi var.. Bunun dışında ilçe Kaymakamı, Emniyet Müdürlüğü görevi başında.. Kilimli ilçesinde 4 köy, 24 mahalle var.. Hizmet etmek içinde kutu gibi bir ilçe demek yanlış olmaz..
Ancak sanıldığı gibi değil.. Kilimli Atatürk Caddesine 15 dakika oturup olup biteni izleyin yasa tanımazların özgürlüğüne şahit olursunuz..
Ana cadde de hız yapan, araç kullanırken son ses müzik açıp gezen, geçtiği yerlerde vatandaşa dinleten, dönüş yapan, dilediği yere babasının malıymış gibi park eden, trafik magandalarını her dakika görmeniz mümkün.
Bu yasa tanımazları hizaya çekmesi gereken polis, ana cadde de saatte bir anons ederek geçer ve gider. O kadar… Oysa polisin araçlara monte edilmiş, müzik sistemlerini sökme, amortisörü kesik, asfalta sürünüp seyreden araçları trafikten men etme yetkisi var.. Bu magandaları koruyup kollayanlar mı var ki, bu şehir eşkıyaları durdurulamıyor.
Kilimli de esnaf kendisini işyerinin önündeki yolun sahibi zannediyor.. Araçların park etmesini önlemek için plastik duba, kasa, tabela hatta sandalye koyanlar var.. Oysa park yasağını uygulaması gerekenler esnaf değil, emniyet güçleri.. Esnaf bu görevi üstlendiği için tartışmalar yaşanıyor..
Az olsa da kaldırım işgalleri maalesef devam ediyor. İşin garibi ise bu davranışlar yetkililerin sessiz kalması nedeniyle kazanılmış hak olarak görülüyor.
Pazar günleri kurulan “sosyete pazarı” kurulduğu gün Kilimli de trafiğin canına okuyor.. Oysa o gün belediyenin Pazar yeri boş duruyor.. Sözünü ettiğim Pazar orada neden kurulmaz? Birileri para kazansın diye mi? Bu işi Perşembe günü belediye nasıl yapıyorsa Pazar günü de yapsın.. Engel nedir?
Ve düğün salonları..
Kilimli de ve Çamlık mahallesinde oturan vatandaşların düğüne davet edilmedim diye üzülmenize gerek yok.. Düğün salonunda çalan müziği evinizden dinlemeniz mümkün.. Hatta takı töreninde kimin ne verdiğini de öğrenmiş oluyorsunuz..
Müzik sesi o kadar yüksek ki, evinizde çocuk uyuyor veya hastanız, hatta yasınız varsa kimsenin umurunda değil..
Kimse düğün yapılmasına karşı değil.. Bu gelenek tabi ki sürdürülsün.. Ancak bunun da bir kuralı olması gerekmiyor mu? Müzik sisteminin sesinin bu kadar açık olması yeni evlenenlerin ve yakınlarının mutluluğuna mutluluk mu katıyor.. Bu durumu yetkili kişiler duymuyor olamaz! Peki, bu yasa dışılığa neden müdahale edilmiyor?
Yaz mevsimindeyiz, artık İnağzı, Hisararkası ve Kilimli sahillerinde denize girmek mümkün değil.. Çünkü “yol medeniyettir” diye halk kandırıldı sahillerimiz yok edildi, deniz dolguları devam ediyor, toz toprak içinde 3-5 yıl daha yaşayacağız gibi görünüyor..
O nedenle Kilimli de yaşayanlar ya liman yanında çöplüğe dönmüş sahilde, bulanık suda yüzmek zorunda ya da kendi imkanlarıyla Göbü, Türkali sahillerine gidiyor.. Burada asayiş berkemal mi sanıyorsunuz? Sahiler de bazı işletmeler hakkına razı olup kurallara uyarken, bazıları kumsalı kiraya verecekleri şezlong ve şemsiyelerle işgal etmiş. İşgal ettikleri kumsala girmek isteyen vatandaşa sahili kiraladıklarını söyleyebiliyorlar..Sadece sahil olsa kamuya ait arsalara işgal demeyeceğim, resmen çökülmüş, ruhsatsız büfe açıp alkol satışı yapanlar dahi var....
Şimdiden uyarmış olayım, yazdığım sebeplerden dolayı özellikle Göbü sahilinde bir gerginlik söz konusu.. İş işten geçmeden yetkililer kurallara uymayanları hizaya getirme görevini yapmalı..
Bahse konu olan yerler Jandarma bölgesi.. Burada da Jandarma arada bir tur atıp “asayiş benden sorulur” diyor gibi.. Ancak görüp yazdığım hiçbir aksaklığa müdahale edilmiyor..
Bu konuda bir başka enteresanlık ise tüm bu keşmekeşin içinde yaşayıp bu yasa dışılığı gören halk kendi arasında konuşurken şikayetçi oluyor, ancak şahit oldukları bu olayları emniyet güçlerine bildirmiyor.. Neden acaba!!! Çünkü şikâyetçi olursa kimliğinin açıklanmasından çekiniyor. Bir güvensizlik söz konusu.. Emniyet güçlerinin bu güveni en kısa sürede bir şekilde sağlaması gerek..
Sayın Kilimli Kaymakamı ve ilçemizde bulunan belediye başkanları Kilimli ilçesinde yasa dışılığa, keyfiliğe müdahale edip, ilçemizi daha huzurlu ve yaşanılır hale getirmeniz gerekiyor. Siz yetkililer öne çıkın, halk yardıma hazırdır.
TURGUT GÜVEN
15 AĞUSTOS 2023