Bu işin partisi, siyaseti yok, Ereğli'nin çıkarlarını koruyoruz.
Kdz. Ereğli Belediye Başkanı Halil Posbıyık, geniş katılımlı bir basın toplantısı düzenleyerek OYAK - Ereğli Demir ve Çelik Fabrikası’nın Özel Endüstri Bölgesi’ne alınması çabalarına tepki gösterdi.
Haber giriş tarihi : 31-08-2023 | 13 : 57 48
Haber güncelleme tarihi : 31-08-2023 | 13 : 57 48
BAŞKAN POSBIYIK, ERDEMİR’İN ÖZEL ENDÜSTRİ’YE ALINMASINA TEPKİ GÖSTERDİ
POSBIYIK: ERDEMİR, ÖZEL ENDÜSTRİ BÖLGESİ OLURSA EREĞLİ BÜYÜK ZARARA UĞRAR
“BU İŞİN PARTİSİ, SİYASETİ YOK. EREĞLİ VAR!”
Kdz. Ereğli Belediye Başkanı Halil Posbıyık, geniş katılımlı bir basın toplantısı düzenleyerek OYAK - Ereğli Demir ve Çelik Fabrikası’nın Özel Endüstri Bölgesi’ne alınması çabalarına tepki gösterdi. “Bu işin partisi, siyaseti yok. Ereğli var! ” diyen Başkan Posbıyık, Erdemir’in Özel Endüstri Bölgesi olması durumunda gelecek yıllarda kenti büyük bir tehlikenin beklediğini vurguladı.
Kdz. Ereğli Belediye Başkanı Halil Posbıyık, geniş katılımlı bir basın toplantısı düzenleyerek Erdemir’in Özel Endüstri Bölgesi ilan edilmesi çalışmalarına tepki gösterdi.
CHP ve Ak Parti Belediye Meclis Üyelerinin de davet edildiği, Ak Partili Meclis üyelerinin katılmadığı basın toplantısında OYAK - Ereğli Demir ve Çelik Fabrikası’nın Özel Endüstri Bölgesi’ne alınması çabaları hakkında önemli açıklamalarda bulundu.
“Bu işin partisi, siyaseti yok. Ereğli var! ” diyen Başkan Posbıyık, gelecek yıllarda kenti büyük bir tehlikenin beklediğini belirterek şunları söyledi:
“Şehrimiz için önemli bir konuda kamuoyunun ve değerli halkımızın bilgilendirilmesi gereği hasıl olmuştur. Basın toplantımızın konusu olan hususla ilgili bazı bilgi ve belgeler yakın zamanda kamuoyuyla paylaşılmış söz konusu hususta belediyemizin adı geçmiştir.
Daha öncede kısmen kamuoyu ile paylaştığımız ve Maliye Hazinesi ile Belediyemiz arasında Zonguldak İdare Mahkemesinde dava konusu olmuş Ereğli Demir Çelik Fabrikalarının içinde bulunan hazineye ait tescili parsellerin işgalcisine yani Ereğli Demir Çelik Fabrikalarına belediyemiz tarafından satış yapılması yönünde 2022 yılı Mart ayında yetki verilmesi yönünde başvurumuz ile ilgili Belediyemiz ve Maliye Bakanlığı arasında hukuki itilaf yaşanmıştır.
4706 sayılı kanun kapsamında; Ereğli Demir Çelik Fabrikaları tarafından işgal edilmiş üzerinde bu şirkete ait fabrika yapıları bulunan, hazine adına tescilli tamamlanmış parsellerin, ilgili kanunun 5. maddesinin 6. Fıkrası gereği belediyemiz adına talebimiz gereği, işgalcisine yani Ereğli Demir Çelik Fabrikalarına satışı için belediyemize yetki verilmesi gerekirken hazine bu konudaki yasal sorumluluğunu yerine getirmemiş, adı geçen hazineye ait parsellerin, işgalciye yani Ereğli Demir Çelik Fabrikalarına satışı için belediyemize yetki vermemiştir. 4706 sayılı yasaya açıkça muhalefet fiili olan bu durum karşısında belediyemiz 2022 yılı Temmuz ayında Zonguldak İdare Mahkemesine başvurmuş 4706 sayılı yasanın 5. maddesinin 6. Fıkrasından doğan haklarını kullanmak için Maliye Hazinesine karşı dava açmıştır.
Bu parsellerin belediyemizce satışın sonuçlanması, akabinde satıştan doğan gelirin yasa gereği %40 Belediyemize ait, %60 ı Maliye Hazinesine aittir. Belediyemizin açtığı bu dava ile Ereğli halkının çıkarlarını korurken tüm milletimizin maddi çıkarlarını koruma hedefinde olduğu açıktır.
Yasal düzenlemede ifade olunduğu şekliyle adı geçen parsellerin işgalcisine yani Ereğli Demir Çelik Fabrikalarına satış işlemi için belediyemize satış yetkisi verilmesi yasal bir zorunluluktur. Bu devir yetkisi ile ilgili Maliye Hazinesi adına yasada belirtilen bu yetkinin keyfi bir yetki olduğu, Hazine adına isterlerse bu yetkiyi belediyemize verip vermemekte bakanlığın serbest olduğu gibi hukuki temelden yoksun bir iddia bulunulmuştur.
Oysaki bu kanun hükmünde hazırlanmış 313 sıra nolu Milli Emlak Genel tebliğinde Maliye Hazinesinin yetkisi şu şekilde açıklığa kavuşturulmuştur.
Yukarıdaki uygulaması açıkça ifade olunan tebliğde belediyenin satış için devrini talep ettiği işgalli parselin devrine engel hususlar açıkça ifade edilmiş olup hazine adına sınırsız keyfi bir yetki olmadığı açıktır.
Zonguldak İdare Mahkemesinde devam eden hukuk davamızda bu husus mahkememizin dikkatine sunulmuş olup dava tam sonuçlanma aşamasında iken adı geçen üzerinde Ereğli Demir Çelik Fabrikalarına ait fabrika yapıları olan parseller 6306 sayılı afet riski altındaki alanların dönüştürülmesi kanunu kapsamında konu ile hiç ilgisi olmayan bir şekilde 16.12.2022 tarihinde ilgili genel müdürlüğe tahsis edilmiştir. Belediyemizin milletimiz adına kamu zararını sonlandırma hedefi güden yetkilerini kullanmasına engel olma amacıyla yapılmış yasaya aykırı bu idari işleme karşıda belediye başkanı olarak talimatımla dava açılmıştır. Hukuk devletine olan inancımızı muhafaza ediyoruz. Belediyemizin adı geçen kamu alanlarının işgalini kamu yararı yönüyle sonlandırması ile ilgili 4706 sayılı yasadan doğan yetkisini kullanmasına engel olma amacı güden Maliye Hazinesi adına yapılan idari işlemlerin Zonguldak İdare Mahkememizce iptal edileceğini, mahkememizin bu hukuk dışı tavra izin vermeyeceğini düşünüyor ve temenni ediyoruz.
Belediyemiz ile Maliye Hazinesi arasındaki; Yasal süreç bu şekilde devam ederken tamda yasal süreç sonuçlanma aşamasına yaklaşmışken 28.08.2023 tarihi itibariyle kamuoyuna yansıdığı kadarıyla Ereğli Demir Çelik Fabrikaları fabrika sahasının Özel Endüstri Bölgesi ilan edileceği kamuoyuna yansıtılmış bu husus da son aşamaya gelindiği yönünde bilgiler paylaşılmıştır.
Değerli basın mensupları; söz konusu Hazine adına tescilli parsellerin bedelsiz kullanım yetkisi ile ilgili 2008 yılında OYAK iştiraki olan Ereğli Demir Çelik Fabrikalarınca Maliye Hazinesine karşı dava açılmıştır. 04.04.2012 tarihinde Danıştay 10. dairesi Ereğli Demir Çelik Fabrikalarının talebini kesin olarak reddetmiş söz konusu parsellerin hazinenin tescilli mülkü olduğunu ve bu mülkün Ereğli Demir Çelik Fabrikalarınca işgal edildiğini tescil etmiş adı geçen parsellerle ilgili hazinenin ecrimisil bedeli talebi kabul edilmiştir. Söz konusu dava 4 yıl sürmüş olup bu dava kapsamında belirlenen ecrimisil bedeli ödenmeye başlanmıştır.
BELEDİYEMİZ YANİ EREĞLİ BÜYÜK BİR ZARARA UĞRAYACAK!
28.08.2023 tarihinde kamuoyuna yansıyan iddiadan anlaşılacağı üzere adı geçen alanın OYAK iştiraki olan Ereğli Demir Çelik Fabrikalarının talebiyle Özel Endüstri Bölgesi ilan edileceği, bu hususta son aşamaya gelindiği ifade olunmaktadır.
Evet bu alan Özel Endüstri Bölgesi ilan edilirse adı geçen şirkete yani OYAK iştiraki olan Ereğli Demir Çelik Fabrikalarına bu adı geçen parsellerin 1.130.000 m2 lik alanın bedelsiz devri söz konusu olacaktır. Söz konusu husus eğer doğruysa, belediyemiz satıştan doğacak %40 lık payı gereği 2.500.000.000 TL zarara uğrayacak olup, Maliye Hazinesinin zararı da 3.500.000.000 TL olacaktır. 04 Nisan 2012 tarihli kamu hukukunu korumaya yönelik Danıştay 10. dairesinin kararını da baypas eden bu idari işlem, açık kamu zararına sebebiyet verecek olup bu hususa karşıda talimatım açıktır. Türk milletinin yasayla tarafıma vermiş olduğu yetkileri kullanacağımı hukuki ve idari mercilerine başvuracağımın bilinmesini isterim belediye yetkililerine bu konudaki talimatımın ivedilikle yargı yoluna başvurulması olacaktır.
OYAK iştiraki olan Ereğli Demir Çelik Fabrikalarının asıl amacı hazine adına tescil edilmiş 1.130.000 m2 de hiçbir bedel ödemeden irtifak hakkı yani hiçbir bedel ödemeden kullanma hakkı elde etmektir. Aşağıdaki Özel Endüstri Bölgesi ile ilgili yasal düzenlemeden anlaşılacağı üzere söz konusu kanun maddesi uygulanırsa açıkça hazine adına tescilli 1.130.000 m2 lik alan ve yine hazine hükmü tasarrufundaki yaklaşık 1.000.000 m2 dolgu alanında OYAK iştiraki olan Ereğli Demir Çelik Fabrikaları adına bedelsiz kullanım hakkı yani irtifak hakkı oluşturulacağı açıktır. OYAK iştiraki olan Ereğli Demir Çelik Fabrikaları 2012 yılında yüksek yargıdan çıkaramadığı kararı kendisine sağlanacak muhtemel bu hakla elde edecek devletimiz toplamda 6.000.000.000 TL zarara uğrayacaktır. Konunun özü budur kamuoyuna yansıyan iddialar eğer doğruysa ki bu konuda bizimde bir takım duyumlarımız var. Bu aşamada kamuoyunu aydınlatma görevimizi yerine getiriyoruz.
KAMU ZARARINA SESSİZ KALMAYIZ
Söz konusu fabrika sahasının OYAK’ın talebiyle Özel Endüstri Bölgesi olma yönündeki idari işlem gerçekleşirse; Emlak vergisi kanunun 4. Maddesinin m fıkrası gereği adı geçen şirketin bu parsellerde yaptığı veya yapacağı binalar emlak vergisinden muaf olacaktır. Belediyemiz ve Maliye Hazinesi idari işlemin bu şekilde uygulanması durumunda bu binaların işgalciye muhtemel satışından doğacak gelirini elde edemeyecektir. Ayrıca belediyemiz bu parsellerdeki ve bu alan üzerindeki yapılardan almış olduğu emlak vergisini alamayacaktır. Net şekilde ortada olan bu kamu zararına sessiz kalmayacağımı açık yüreklilikle siz değerli basın mensupları aracılığıyla ilan ediyorum.
OYAK iştiraki olan Ereğli Demir Çelik Fabrikaları nın yukarıdaki Özel Endüstri Bölgesi yasal düzenlemesi ile ilgili yazan teknik şartları yerine getirip getirmediği idari olarak talimatımla ayrıca belediyemiz yetkililerince incelenecektir. Ereğli halkının menfaatlerinin korunması noktasında her türlü idari hukuki yola başvurulacağından değerli hemşehrilerimin hiç şüphesi olmasın.
ZIRH ÇELİK PROJESİ EREĞLİ’DE OLMALIYDI!
Yine kamuoyuna yansıdığı için söylüyorum Zırh çeliği projesinin ilk yapım planlaması Ereğli Demir Çelik Fabrikaları nın fabrika sahası içine yapılması yönünde olmuştur. Zaten zırh giydirilecek çelik levha Ereğli Demir Çelik Fabrikalarında üretilmektedir. Söz konusu çelik levha, levha haddehanesinden üretim bandından çıkacak hiçbir nakliye ücretine gerek kalmadan aynı fabrika içinde zırh giydirilecekti aklı selim bunu gerektiriyordu. Siyasetin devreye girmesiyle bu yatırım Manisa’ya kaydırılmıştır. Gerçek budur. Başka türlü doğru olmayan hususları ifade edenleri kınıyorum. Ereğli Demir Çelik Fabrikalarının bu zırh çeliği tesisini bölgemizdeki fabrikasına kurma yönüyle esas sözleşmesi yönüyle yasal bir engel yoktur. Her yıl bölgemizdeki fabrikada üretilen 60.000 ton çelik belli bir ücret karşılığı Manisa’daki Zırh çeliği fabrikasına sevk edilmektedir ve 50.000.000 TL ek navlun ücretini OYAK grubu tarafından ödemek zorunda kalınmaktadır.
MESELEMİZ OYAK MESELESİ DEĞİL!. EREĞLİ’NİN ÇIKARLARINI KORUYORUZ
Ayrıca açık yüreklilikle şunu ifade etmeliyim ki halkımızın bağrından kopan mümtaz Silahlı Kuvvetlerimizin önemli bir değeri olan OYAK tüzel kimliğiyle hiçbir sorunum yoktur zaten olamaz; bu kurum adına görev yapanların yaptığı yasaya aykırı iş ve işlemlere karşı her zaman aziz milletimin cefakar silahlı kuvvetler mensuplarının da çıkarlarını korumaya, bu yöneticileri de yanlış hukuka aykırı iş ve işlemleri ile ilgili uyarmaya, doğru yasalara uygun yaptıkları her işte yanlarında olmaya devam edeceğim.
HER TÜRLÜ BASKIYA HAZIRIM!. EREĞLİ HALKININ DESTEĞİNE GÜVENİYORUM
Şimdi biliyorum ki bu dik duruşum yüzünden OYAK grubu yöneticileri benim üzerime tüm gücüyle gelecek hatta değişik argümanlarla tarafıma karşı her türlü ekonomik, siyasi, sosyolojik imkanını seferber edecek değişik taşeronlar kullanacaktır benim ise bu saldırıya karşı tek sığınağım beni seçen değerli Ereğli halkının sinesidir. Bu mücadelede tek rehberim değerli halkımın iradesi ve hukuktur.
MUSTAFA VARANK, EREĞLİLERİN İSTEMEDİĞİ BİR DURUM OLMAYACAĞI YÖNÜNDE SÖZ VERDİ
Bu konu daha önce gündeme geldiğinde AK Parti İlçe Başkanı Fatih Çakır, belediye başkanları, TSO Başkanı bizleri bir araya getirerek dönemin Sanayi Bakanı sayın Mustafa Varank’a gittik. Konuyu anlattık ve bakan bey imza aşamasındaki bu konuyu sayın Cumhurbaşkanına imzaya çıkarmayacaklarını, Ereğli halkının istemediği bir durumun olmayacağını, konu tekrar gündeme gelse dahi içerisinde bizimde bulunduğumuz bir komisyon kurulacağına dair söz verdi. Fatih beye teşekkür ederim o zaman bizi bakanla bir araya getirdi, şimdi bu işe sahip çıkan birisi yok, tekrar bir araya gelelim şimdi ki bakana anlatalım. Mesele Halil Posbıyık meselesi değil, Ereğli’nin meselesidir, Ereğli’nin geleceğidir. Benim bütün çabam Ereğli’nin geleceği içindir.”
EK-1
4706 SAYILI KANUN 5. MADDESİNİN 6. FIKRASI
Belediye ve mücavir alan sınırları içinde olup, Bakanlıkça tespit edilen, Hazineye ait taşınmazlardan, 30/3/2014 tarihinden önce üzerinde yapılanma olanlar; Hazine adına tescil tarihine bakılmaksızın öncelikle yapı sahipleri ile bunların kanunî veya akdi haleflerine satılmak ya da genel hükümlere göre değerlendirilmek üzere ilgili belediyelere bedelsiz olarak devredilir. Bu şekilde devredilen taşınmazlar, haczedilemez ve üzerinde üçüncü kişiler lehine herhangi bir sınırlı ayni hak tesis edilemez. Bu taşınmazlar belediyelerce öncelikle talepleri üzerine yapı sahipleri ile bunların kanunî veya akdi haleflerine, rayiç bedel üzerinden doğrudan satılır.
Bu maddenin onbirinci fıkrası kapsamında Hazineye intikal eden yapı ve tesislerin satışında, yapı ve tesis bedeli yapı yaklaşık birim maliyet bedelinin yüzde beşi olarak hesaplanır. Bu suretle yapılacak satışlarda satış bedelinin tamamının peşin ödenmesi hâlinde yüzde yirmi, en az yarısının ödenmesi hâlinde yüzde on indirim uygulanır ve satış bedeli, en az yüzde onu peşin ödenmek üzere beş yıla kadar taksitlendirilebilir. Taksit tutarlarına kanunî faiz oranının yarısı uygulanır. Taksitle satışa esas bedel ile taksit süresi ve sayısını belirlemeye belediyeler yetkilidir.
Bu taşınmazlardan gerekli olanlar için öncelikle imar planları veya imar uygulaması yapılır. Belediyelerce imar planı ve/veya imar uygulaması yapılmadan kadastral parsel üzerinden yapılan satışlarda, düzenleme ortaklık paylarına ilave olarak, satışı yapılan arazinin düzenlemeden önceki yüzölçümünün % 20'sinin, satış bedelinden aynı oranda düşülmek kaydıyla eğitim ve sağlık tesisleri ile diğer resmî tesis alanları için ayrılabileceğine ve bu amaçla ayrılan alanların bedelsiz ve müstakil parsel şeklinde Hazine adına resen tescil edileceğine dair tapu kütüğüne şerh konulur.
Yapılacak yazılı tebligat tarihinden itibaren bir yıl içinde satın alınma talebinde bulunulmayan veya üzerinde yapılanma olmayan ve bu madde kapsamında devredilen taşınmazlar genel hükümlere göre belediyece satılabilir. Devir tarihinden itibaren üç yıl içinde belediyece satılamayan taşınmazla belediyelerin muvafakatine ve hükme gerek olmaksızın Hazine adına resen tescil edilir. Bu süre Bakanlık tarafından 5 yıla kadar uzatılabilir.
Belediyece satılan taşınmazların satış bedelleri, alıcıları tarafından Bakanlıkça belirlenecek saymanlık hesabına yatırılır. Bu bedeller hiçbir şekilde haczedilemez. Tahsil edilen bedellerden beşinci fıkraya göre pay ayrılır.
Bu maddenin altıncı fıkrası uyarınca ilgili belediyelere bedelsiz olarak devredilen taşınmazların yapı sahipleri ile bunların kanuni veya akdi haleflerine doğrudan satılması halinde, ilgili belediyelerin devre ilişkin taleplerinin defterdarlık veya malmüdürlüğüne intikal tarihinden itibaren ecrimisil alınmaz. Ancak taşınmazların genel hükümlere göre değerlendirilmesi halinde ecrimisil alınır. Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten sonra Hazineye ait taşınmazlar üzerinde yapılan her türlü yapı ve tesisler, başka bir işleme gerek kalmaksızın Hazineye intikal eder.
EK-2
313 SIRA NOLU MİLLİ EMLAK GENEL TEBLİĞİ NİN 13 . MADDESİ
İŞGALLİ ARSANIN BELEDİYEY DEVİR ŞARTLARI
XIII. 4706 SAYILI KANUNUN 5 İNCİ MADDESİNE GÖRE SATIŞI AMACIYLA BELEDİYELERE TAŞINMAZ DEVİR İŞLEMLERİ
(1) Belediye ve mücavir alan sınırları içinde olup, Bakanlıkça tespit edilen Hazineye ait taşınmazlardan, 31/12/2000 tarihinden önce üzerinde yapılanma olanlar; öncelikle yapı sahipleri ile bunların kanunî veya akdi haleflerine satılmak ya da genel hükümlere göre değerlendirilmek üzere ilgili belediyelere bedelsiz olarak devredilebilecektir.
- A) Devir Talebi
(1) Belediye ve mücavir alan sınırları içinde olup, üzerinde 31/12/2000 tarihinden önce yapılanma bulunan taşınmazın ilgili belediyeye devri için belediyelerce, tebliğin XIII-C bölümünde belirtilen belgeler ile birlikte taşınmazın bulunduğu yerdeki defterdarlığa veya malmüdürlüğüne müracaat edilecektir.
(2) Bu maddeye göre, şahıslardan gelecek devir talepleri değerlendirilmeden ilgili belediyeye yönlendirilecektir.
- B) Belediyelere Devredilmeyecek Taşınmazlar
(1) Tebliğin II nci bölümünde Satılamayacak Taşınmazlar başlığı altında belirtilenler ile aşağıda belirtilen taşınmazlar Belediyeye devredilmeyecektir.
- a) 31/12/2000 tarihinden önce boş iken, bu tarihten sonra üzerine inşa edilen yapıların bulunduğu taşınmazlar,
- b) Belediye ve mücavir alan sınırları dışında bulunan taşınmazlar,
- c) Üzerinde hissedarı dışında üçüncü kişilere ait yapı bulunan veya Hazine dışında birden fazla hissedarı olup, bu hissedarlara ait olmayan yapı bulunan ve hissedarından muvafakat alınamayan hisseli taşınmazlar,
ç) Üzerinde kamuya ait bina ve müştemilatı bulunan taşınmazlar,
- d) Medeni Kanun hükümleri uyarınca, üzerinde irtifak hakkı kurulan ve hak süresi dolmayan taşınmazlar,
- e) Mülkiyeti ihtilaflı olan taşınmazlar,
- f) 2872 sayılı Çevre Kanunu uyarınca tespit edilen içme ve kullanma sularının koruma alanlarında kalan taşınmazlar,
- g) Özel çevre koruma bölgelerinde kalan ve Özel Çevre Koruma Kurumu Başkanlığınca uygun görülmeyen taşınmazlar,
ğ) 2981 sayılı Kanun gereğince muhafazası mümkün olmayan yapıların bulunduğu alanlar ile 2981 sayılı Kanuna göre hak sahibi olup, hak lehtarının muvafakatı olmayan taşınmazlar,
- h) Bakanlıkça devri uygun görülmeyen taşınmazlar,
EK-3
ÖZEL ENDÜSTRİ BÖLGELERİ KANUNU İLE İLGİLİ YASA MADDESİ
MADDE 4/Ç- (Ek: 18/6/2017-7033/79 md.) Üzerinde kurulu sanayi tesisi bulunan, arazi alanı yüz bin metrekareden büyük, kurulduğu dönemde geçerli olan imar plânları uyarınca gerekli izinleri alarak faaliyete geçmiş ve yeni yapılacak yatırım yeri için en az elli bin metrekare büyüklüğündeki ilave alanlar veya üzerinde kurulu sanayi tesisi bulunmayan yüz elli bin metrekareden büyük alanlar gerçek ya da tüzel kişilerin başvurusu üzerine, Cumhurbaşkanınca özel endüstri bölgesi olarak ilan edilir.
Özel endüstri bölgesi ilan edilecek alanlarda;
a) (Değişik:20/10/2022-7419/9 md.) Gerçekleştirme süresi beş yılı geçmemek üzere her yıl, bir önceki yıla ilişkin olarak 4/1/1961 tarihli ve 213 sayılı Vergi Usul Kanunu uyarınca tespit ve ilan edilen yeniden değerleme oranında, takvim yılı başından geçerli olmak üzere güncellenmek kaydıyla en az yedi yüz elli milyon Türk lirası tutarında yeni yatırım taahhüdünde bulunulması,
b) Başvuru sahibi gerçek veya tüzel kişilerin, önerilen alanın en az %51’inin mülkiyetine ve/veya varsa süreleri ile sınırlı olmak kaydıyla irtifak hakkına veya kullanma iznine sahip olması,
c) Yeni yatırıma ilişkin “ÇED Olumlu” kararı veya “ÇED Gerekli Değildir” kararının alınmış olması, şartları aranır. Özel endüstri bölgesi ilan edilecek alanlarda yatırıma başlanmış ancak tamamlanmamış olan yatırımlar da yeni yatırım olarak değerlendirilerek taahhüt kapsamına alınır. Özel endüstri bölgesi olarak ilan edilen alanlar hiçbir şekilde başka amaçlarla kullanılamaz. Bu husus tapu kütüğüne şerh edilir.
10- 2/7/2018 tarihli ve 703 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 198 inci maddesiyle bu fıkrada yer alan “Kurulun uygun görüşü ve Bakanlığın teklifi üzerine Bakanlar Kurulunca” ibaresi “Cumhurbaşkanınca” şeklinde değiştirilmiştir.
11- 20/10/2022 tarihli ve 7419 sayılı Kanunun 9 uncu maddesiyle bu fıkrada yer alan “yüz elli bin” ibaresi “yüz bin” şeklinde, “tevsi imkânı sağlayan” ibaresi “büyüklüğündeki ilave” şeklinde, “, iki yüz bin” ibaresi “yüz elli bin” şeklinde değiştirilmiş, fıkraya “başvurusu” ibaresinden sonra gelmek üzere “üzerine” ibaresi eklenmiştir.
Özel endüstri bölgesi olarak ilan edilen alanlarda başvuru sahibinin mülkiyetinde olanlar dışında özel mülkiyete konu araziler bulunması hâlinde, bu arazilerin Bakanlıkça kamulaştırılmasının ardından Hazine adına tescili yapılır. (Ek cümle:20/10/2022-7419/9 md.) Ancak başvuru sahibinin talep etmesi ve özel endüstri bölgesi içerisindeki özel mülkiyete konu arazi maliklerinin bu Kanun hükümleri gereğince yatırım yapacağını taahhüt etmeleri koşulu ile kamulaştırma yapılmaz. Yatırımcı lehine, bu Kanunun 3 üncü ve 4 üncü madde hükümleri de dikkate alınarak bedelli ve/veya bedelsiz olarak Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığınca irtifak hakkı tesis edilir veya kullanma izni verilir. Özel endüstri bölgesi ilanından önce yatırımcı lehine irtifak hakkı tesis edilmiş olan Hazineye ait veya Devletin hüküm veya tasarrufu altında bulunan taşınmazlar üzerindeki irtifak hakları ve kullanma izinleri korunarak, endüstri bölgelerine sağlanan teşvikler çerçevesinde irtifak hakkı ve kullanma izin bedelleri yatırımcı lehine revize edilir.
Bölgenin yönetimi ve işletilmesinden başvuru sahibi gerçek ya da tüzel kişiler sorumlu olur.
(Ek fıkra:20/10/2022-7419/9 md.) Özel endüstri bölgesinin yatırıma hazır hâle getirilmesi için gerekli kamulaştırma, etüt, harita, plân, proje dâhil altyapı ile ilgili tüm giderler başvuru sahibi gerçek ve tüzel kişi tarafından karşılanır.
Haber : Kdz.Ereğli Belediyesi Basın Bürosu
ETİKETLER : Yazdır